Yakın gelecekte geçen, yoksulluğun ve baskıcı yönetimin hüküm sürdüğü, halkın ise şiddet dolu TV şovlarıyla oyalandığı distopik bir dünyayı düşünün. Bu karanlık atmosfer, 14 Kasım’da vizyona giren bilim kurgu–aksiyon filmi **“The Running Man”**in hikâyesini oluşturuyor.
Stephen King’in romanından uyarlanan film, yarışmacıların profesyonel suikastçılar tarafından avlandığı bir televizyon programında 30 gün hayatta kalmaya çalışmalarını konu alıyor. Bu acımasız dünya, sıra dışı ve provokatif reklam diliyle tanınan Amerikalı içecek markası Liquid Death için yaratıcı bir iş birliğine dönüşmüş durumda.
Liquid Death, filmle sadece klasik bir ürün yerleştirme anlaşması yapmadı. Marka, film içindeki televizyon programının resmi içecek sponsoru olarak kurgulandı. Yani izleyici, film ilerlerken programın içinde Liquid Death’e ait bir “reklam” izliyor — tamamen film evrenine uygun şekilde hazırlanmış.
Vizyona giriş öncesi yayımlanan tanıtım videosunda, oyuncu Colman Domingo, gösterişli bir TV sunucusu rolünde kamera karşısına geçiyor. Spor kıyafetli dansçılarla çevrili bu sahnede, patlamalar ve aksiyon anları arasında Liquid Death’in “susuzluğu mezara gömen” iddialı imajı mizahi bir dille öne çıkarılıyor. Sunucunun kullandığı sloganlar, film dünyasının şiddet temasıyla alaycı bir şekilde oynuyor.
Filmde yer alan versiyon, internet için hazırlanandan biraz farklı olsa da her iki reklam da ortak bir yaratıcı fikre dayanıyor: “Liquid Death, bu distopik dünya gerçekten var olsaydı ne yapardı?”
Markanın yaratıcı ekibi, bunu büyük bir yetenek yarışmasını ya da TV şovunu sponsorluyormuş gibi kurgulamış — ancak bu şovda yarışmacılar hayatta kalmaya çalışıyor.
Bu iş birliği, filmin stüdyosu Paramount Pictures tarafından marka için özel olarak önerilmiş. Nedeni ise Liquid Death’in ABD’de dikkat çekici, sıra dışı ve mizah dolu kampanyalarıyla tanınıyor olması.
The post Günün kampanyası: Amerikalı içecek markası ürün yerleştirmenin ötesine geçiyor appeared first on Campaign Türkiye.
